GEÇİM SIKINTISI

Merhaba Sevgili okurlarım. Yeni bir yazı ile yeniden karşınızdayım. Gündem yoğun. Hangi konuyu yazayım diye düşünürken aklıma yine geçim sıkıntısı geldi.

Bu GEÇİM sıkıntısı işçisinden asgari ücretlisine, memurundan doktoruna, sağlık çalışanından mühendisine kadar tüm toplumun ortak sorunu.

Market tezgahlarındaki sebze ve meyveler, cep yakıyor. Kuru gıdayı söylemiyorum bile…

Geçmiş yıllarda sepet sepet sebze veya meyve alanlar, şimdi ise turist gibi sadece marketi geziyorlar ve sadece bakmakla yetiniyorlar…

Evini geçindirmek için gece-gündüz çalışanlar var. Bazen görüyoruz veya okuyoruz. Temizlik yaparken bilmem kaçıncı kattan düşerek hayatını kaybetti. Bu kişi evine ekmek götürebilmek için ölümü bile göze almış…

BİLEN VAR MI?

YOK…

Hayat şartlarının zorlaştığı ve pahalılaştığı günümüzde evine meyve alamayan hatta et girmeyen evlerin olduğunu bilen var mı?...

Çocuğuna bir bardak süt alamayan ailelerin olduğunu bilen var mı?

Her gün çocuklarına mercimek çorbası pişiren ailelerin olduğunu bilen var mı?

Bırakın normal günü bayramda bile çocuklarına kıyafet alamayan ailelerin olduğunu bilen var mı?

Artık günümüzde kırmızı et tüketmek lüks oldu. Fiyatı ortada… Bırakın kırmızı et yedirmeyi, mercimek çorbası kaynatan ailelerin olduğunu bilen var mı?

Bunu da geçtim kuru ekmek ile karnını doyuran ailelerin olduğunu bilen var mı?

Yazacak çok şey var ama yazdıkça vicdanım sızlıyor…