Dünya genelinde etkili olan küresel iklimden ülkemiz hatta Güneydoğu Anadolu Bölgesi daha da ileriye gideyim Gaziantep bile olumsuz etkileniyor. Bunu çok net bir şekilde görebiliyoruz.
Geçmiş yıllarda hububatlar Ekim ayında ekilmeye başlanırdı, ancak son yıllarda Kasım ayında ekilmeye başlandı. Bunun nedeni küresel iklime bağlı olarak mevsimlerin bir ay uzaması.
Gaziantep, küresel iklime bağlı olarak kuraklık artıyor, hatta her yılın bir önceki yıla göre daha kurak geçtiğini söyleyebiliriz. Bu durum hububat başta olmak üzere Antep fıstığı, zeytin ve üzüm gibi ürünlerin rekoltelerini olumsuz etkiliyor.
Ayrıca küresel iklime bağlı olarak hava şartları bakımından gün günü tutmuyor. Bir bakıyorsunuz sabah yağışlı, öğlen bulutlu, akşama doğru ise güneşli.
Temmuz ayına geldik. Termometreler 40 derecenin üzerini gösterdiği kentimizde vatandaş, güneşten korunmak için çeşitli yollara başvurmaya devam ediyor. Kavurucu sıcaktan korunmak isteyenler ye klimanın altında serinliyor ya çeşme başında serinliyor ya da gölge alanları tercih ediyor.
Klima, gölge veya çeşme güneşten korumak için yeterli derseniz…
Bir nebze de olsa yeterli ancak gölge de bile insanların terlediği bir Temmuz ayı yaşıyoruz…
Bunun yanı sıra kürese iklimden dolayı, o yöreye veya bölgeye has ürünlerin yetişmeyeceği bile söyleniyor.
Böyle bir şey olursa ne olur…
Orasını düşünmek bile istemiyorum…
O zaman ne yapmak lazım…
Küresel iklimi ortaya çıkaran nedenleri araştırıp bulmak lazım….
Bunu mümkün mü?
Kesinlikle…
Eğer küresel iklim krizi çözülmezse kötü günlerin bizi beklediği söylemek için kahin olmaya gerek yok…
Atasözünde dediği gibi;
GÖRÜNEN KÖY KILAVIZ İSTEMEZ…