Türkiye’nin en büyük sanayi kentleri arasında yer alan 6 Organize Sanayi Bölgesi ile ülke ekonomisine hem katkı sunan hem de yön veren şehirler arasında yer alan Gaziantep’te konkordato patlamaları yaşanıyor.
Üretim, istihdam ve ihracat ile ülke ekonomisinde önemli bir yere sahip olan Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ndeki firmalar, ekonomik krizi iliklerine kadar hissetmeye devam ediyor. Artan maliyetlerin altından kalkamayan birçok firma ya konkordatoya başvuruyor ya da iflas bayrağını çekiyor. Ağustos ayında 25 günlük süreçte 22 firma ve yönetici hakkında konkordato kararı verildi.
Firmalar, üretimlerini yurt dışına taşıyor
5 binin üzerine imalatçı firma bulunduğu ve 300 binin üzerinde insanın evine ekmek götürdüğü Organize Sanayi Bölgesi’nde işler yolunda gitmiyor. Ekonomik krizin her geçen gün daha da arttığı kentte yükselen maliyetler sonrasında birçok firma üretimini yurt dışına taşıdı, taşımaya devam ediyor. Yaşanan tüm gelişmeler Gaziantep sanayisinin son durumunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Firmalar, maliyet artışları ile mücadele ediyor
Küresel ekonomik krizin firmalar üzerindeki etkisi artarak devam ediyor. Bir yandan maliyet artışları ile mücadele eden firmalar diğer taraftan ise uluslararası arenada rekabet gücünü kaybetmemek için yoğun çaba harcıyor. Lakin borcunu ödeyemeyen firmalar ise mahkemenin yolunu tutuyor. Dolayısıyla konkordato ilanlarında son yılların rekoru kırılıyor.
Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım, konkordato sisteminde bir reforma ihtiyaç olduğunu dile getirmişti. ‘’Konkordato ilan eden şirketler hukuken korunurken, ona mal ve hizmet sağlayan tedarikçiler sistemin dışında kalıyor. Özellikle KOBİ’ler bu süreçte sessizce iflasa sürüklenebiliyor. Bir şirketi iflastan korurken, tedarikçisini mağdur ediyorsanız orada sistemsel bir problem var demektir’’ ifadelerini kullanmıştı.
Yıldırım, konuşmasının devamında şunları dile getirmişti: ‘’Komiserlik sistemi liyakat, tarafsızlık ve denetime dayalı olarak yeniden kurgulanmalı. Tüm sürecin şeffaf ve izlenebilir olduğu bir “Dijital Konkordato Takip Sistemi” kurulmalı. Alacaklıları korumak amacıyla bir finansal destek mekanizması geliştirilmeli. Alacaklıların belli koşullarda bu mekanizmadan tahsilat yapabilmesi ve borçlu firmanın bu mekanizmaya taksitli ödeme yapmasıyla nakit akışı dengelenmelidir.’’ Hüseyin Karataş